29 Kasım 2009 Pazar

Alacakaranlık Efsanesi: Yeni Ay


Stephenie Meyer’in serisi “ergen edebiyatı”nın kültleri arasına girecek, artık ondan herkes emin… Serinin ikinci kitabından uyarlanan ikinci filmi de, ilk flörtüyle sinema keyfi yapacak 12-19 yaş aralığı gençleri mutlu edebilir.

Stephenie Meyer’ın kitaplarının kapış kapış gittiği ve kitapçıların “Çok Satanlar” raflarında yer bulduğu dönemde elime Yeni Ay’ın orijinali geçti. Kitabı karıştırınca yine o fındık çekirdek kitaplardan biri dedim. Ara sıra böyle kitaplar okuyup alt korteksi boşaltmak güzel oluyor. İngilizce kitap okumuş da olurum, bir taşla iki kuş. Kalınca bir kitap ama 2 gecede bitirdim. Öyle akıyor. Okuduğum en muhteşem aşk hikâyesi olmadığı kesin. Ama Stephanie’nin formülü tutmuş. Pembe dizi tadında bir aşk hikâyesi var ortada. Taraflardan biri insan, biri vampir, onları kovalayan kurt adamlar var bir de. Aşk, ikilem, fantastik unsurlar, yok yok yani… Tam sivilceli ergenleri mutlu edecek türden bir formül. Meyer’in  kamyon dolusu para kazanmasına şaşmamak lazım. Kitabın anlatımı ve yazarın üslubu sıradan, ama zaten kitap da bir edebiyat eseri değil.

Kitabın film versiyonu ondan da vasat aslında… Kitaptaki hikâyeye sadık kalınmış. Ama bu tür adaptasyonlarda her şeyi aktaramazsınız, izlerken bazı boşlukları kitaptan hatırladığım ayrıntılarla kapattım. O aklıma takıldı, kitabı okumadan izlesem daha da vasat mı gelecekti? Muhtemelen, çünkü hikâye sinema versiyonunda biraz daha ağırlaşmış, bir de film iki saatin üzerinde, bir sıkarsa vakit geçmek bilmez. Oyunculuk da çok iyi değil. Ama hikâyenin çok kuvvetli bir dramatik altyapısının olmaması yüzünden de olabilir.  Bella ve Edward ortada olduğu iddia edilen o aşkı, o tutkuyu bana hissettiremedi. Kazulet bir halleri vardı. Kitabı okurken de şunu düşünmüştüm. Aslında Bella ve Edward’ın birbirlerinde buldukları “efsanevi aşk” diye tanımlanan ve beni bir türlü ikna edemeyen o şey, öykündükleri ve sahip olamadıkları... Bella, Edward’ın sonsuza dek değişmeyecek buz gibi güzelliğine ve ölümsüzlüğüne hayran.  Edward da Bella’nın insan ve ölümlü oluşuna… Bu aşk bu eksen üzerine kurulmuş. 


Aslında bu tür aşk hikâyelerinde hep eksik olan bir nokta var. Bu kadın ve bu erkek birbirlerinde ne buldular da böyle dillere destan bir aşk var ortada? Bu aşkı besleyen nedir? Kavuşamamak, mesafe, imkânsızlıklar… Yanıt bunlar değil. Ben okuyucu ve seyirci olarak ayakları daha çok yere basan hikâyeler okumak ve izlemek istiyorum artık. Hep bir kara kaşın, kara gözlerin durumu… İki insanı birbiri için her şeyi göze alabilecekleri noktaya getiren her neyse o somut nedenleri görmek istiyorum. Bu filmde bunları görmeyi beklemedim elbette, göremeyeceğimi de biliyordum. Film janra olarak görselliğiyle de başka bir şey söylemiyor. E hal böyle olunca, gerçekten de güzel hayaller satan bu pırıltılı aşkların pembe dizilerden farkı kalmıyor. O yüzden bana zaman kaybından başka bir şey değilmiş gibi geliyor.

28 Kasım 2009 Cumartesi

Meksika mutfağı denince Chili's

Etiler'deki Chili's Amerikan damak tadıyla stilize edilmiş Meksika mutfağını denemek isteyenler için... 
Önünden tesadüfen geçerken fark ettik, meğer adamlar geçen 2009 Şubat'tan beri oradalarmış da farkında değilmişiz. Devrim Amerika'dan hatırladı. "Ya bunlar Amerika'da büyük, ünlü bir zincir, ama Amerikan damak tadıyla yorumlanmış Meksika mutfağı, çok güzeldir yine de" dedi, dönerken deneriz dedim.

Derken o gün olmasa da en kısa sürede yolunu tuttuk. İçerisi ferah ve rahat, Etiler şıklığında... Masalara kurulduk, menüyü açtık. Ben combo fajita söyledim, Devrim tavuklu tacos... Dumanı üstünde fajita cızlaya cızlaya geldi (sizzling) yanında da bir tabak garnitür. Garnitürde siyah fasülye, krema ve şimdi hatırlayamadığım değişik soslar vardı.
Fajita çok başarılıydı. Et kaliteli olunca başka oluyor. Karamelize soğan ve biberin ete sinen tadının da payı büyük elbette. Devrim'in taco'sunun da tadına baktım, o da çok iyiydi... Sunum zaten genel olarak hem göz doyurucu hem de mide... Bir dahaki sefere Quesedillas ve margharita'larını da denemek istiyorum. El Torito hüsranımızdan sonra, işte bu dedik. 2 kişi yaklaşık 50 TL ödedik, biraz pahalı gibi ama her kuruşuna değdi.


Chili's - Etiler
Adres : Nispetiye Cad. No:67 34337 - Etiler / İSTANBUL
Tel : 0 212 265 10 68 - 69

Vintage'ın ruhu, konfeksiyonun sıradanlığına karşı...


Önce ikinci el, sonra retro giysi ve aksesuarlar derken şimdi de modaseverleri “vintage akımı” sardı. Peki, ama nedir vintage? Nerede bulunur, nereden satın alınır? Sizler için İstanbul’un en gözde vintage mağazalarını dolaştım.

Konfeksiyonun altın çağını yaşadığımız bugünlerde, günlük yaşantınızda ya da bir davette giydiğiniz elbisenin aynısını her an bir başkasının üzerinde görmeniz mümkün. Çoğu yerde "pişti olmak" diye tabir edilen bu durum ne yazık ki aslında bir nevi tekdüze, sıradan ve belirli bir karakteri olmayan bir giyim alışkanlığının yaşantımızı sardığının da habercisi. İşte belki de bu nedenle, özgün bir giyim tarzı yaratmak ve üzerinde değişik tasarımları taşımak isteyen çoğu modasever retro akımının gözdeliği nedeniyle vintage'ın ruhunu keşfetti. Aslında geçmişe uzanan bir yolculuk vintage, konfeksiyonun sıradanlığına karşı özgünlüğünü ve ruhunu korumuş, dahası hikâyesi olan... 

  
Anneannelerimizin, annelerimizin sandıklarda kaderine terkedilmiş giysileri artık pek kıymetli... Ama eğer "Yok ben sandık, dolap karıştıramam" diyorsanız buyrun, biz sizin için İstanbul’un en gözde vintage ve ikinci el mağazalarını bir bir gezdik.

By Retro
“Örtünmek isteyenlere değil, giyinmek isteyenlere” sloganıyla yola çıkan By Retro, İstanbul’un en büyük ikinci el ve vintage mağazalarından biri… İkinci el ürün denildiğinde akla ilk gelen markalardan Delta ve Mitex’in Türkiye distribütörlüğünü yapan mağaza, İstiklal Caddesi’ndeki Suriye Pasajı’nda yer alıyor.

Hayli geniş bir alana yayılmış mağazada yok yok. Elbiseler, etekler, hırkalar, pantolonlar, her türlü ayakkabı ve bot, takılar, gözlükler, antika objeler ürün gruplarından sadece bazıları… Her ne kadar ilk başta yedi yüz metrekareye yakın boyuttaki mağazada kendinizi kaybedecekmiş hissine kapılsanız da, askılara göz atmaya başlayınca keyfiniz yerine geliyor. 

Genelde 50, 60 ve 70’li yılların kıyafetlerini ve kostümlerini bulabileceğiniz By Retro’da zaman zaman karşınıza 30’lar ve 40’lara ait özel parçalar da çıkabiliyor.

İspanya, Fransa ve Almanya başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden toplanarak oluşturulmuş koleksiyon iki ayda bir yenileniyor. Bu yüzden çoğu müdavim sık sık mağazaya uğruyor. 

İkinci el ve vintage ürünlerin yan yana sergilendiği mağazada fiyatlar da çeşitlilik gösteriyor. 10 ila 150 YTL arasında değişen elbiselerin vintage olanlarının fiyatı ait olduğu dönem ve elbisenin durumuna göre değişebiliyor. Şapkalar 20 YTL, gözlükler 25 YTL’den başlarken, ayakkabıların fiyatları 15 ila 90 YTL arasında değişiyor.

Adres: İstiklal Caddesi, 166/C Suriye Pasajı Beyoğlu
Tel: +90 212 245 64 20

Şeymel
Yasemin Genç’in Galatasaray’daki mağazası Şeymel tam bir senedir hizmet veriyor. Mobilya tasarımı eğitimi gören, bir süre de vitrin tasarımcılığı yapan Yasemin Genç'in ailesinden kalan eski giysileri biriktirerek başladığı hobisi zaman içinde bir mağaza açma fikrine dönüşmüş.

Şeymel, ferah ve havadar atmosferiyle girer girmez içinizi açıyor. Çoğu ikinci el kıyafet dükkânındaki tıkış tıkış, içinizi daraltan atmosferden ve küf kokusundan burada eser yok. Adeta butik havasında az ve öz sayıda giysi ve aksesuarı “hangisine baksam, nasıl baksam” kaygısı taşımadan rahat rahat inceleyebiliyorsunuz. Burada 1920’lerden 80’lere kadar çeşitli dönemlere ait kıyafet ve aksesuarları bulabiliyorsunuz. Yasemin Hanım’ın favori dönemleri 40, 50 ve 70’ler… Çoğu Avrupa’dan olmak üzere, ağırlıklı olarak bu dönemlere ait ürün toplamaya çalışıyor. “Retro ile vintage apayrı şeyler. Vintage bir kıyafet ya da aksesuarın tek olmasını içeren bir akım iken retro belirli bir dönemin modasına işaret ediyor” diyor.

Vintage elbiseler haricinde şapka, gözlük, bijuteri, eldiven, ayakkabı ve çanta gibi aksesuarlar da mevcut. Kürk mantolar da hayli ilgi çekici, ama hepsi de imitasyon. “Ben bu konuda biraz katıyım, gerçek kürk satmıyorum. İmitasyon kürkler var” diye özetliyor Yasemin Hanım.

Şeymel’de kışın daha çok abiye ve kışlık ağırlıklı, yazınsa daha çok günlük giyimde kullanılan, düğünlerde ve davetlerde giyilebilecek ürünlere yer veriliyor. Abiye vintage’larda en pahalı elbise 350 YTL ama burada 10 YTL’ye de elbise bulunabiliyor.  Gözlükler 20–25 YTL’ den başlıyor, bijuteriler 20 ile 45 YTL arasında… Şapkaların fiyatı, dönemi ve modeline göre değişiyor ancak en pahalısı 60 YTL. Özel günlerde şapka, abiye döpiyes kiralamak mümkün… “Avrupa’da bu akım çok uzun zamandan beri var, bizde ise son 4–5 senedir ilgi görüyor. Bizde henüz ikinci el ile vintage arasındaki ayrımı yapılaamıyor. Çünkü her elinize aldığınız vintage değildir. “Bunlar giyilmiş zaten. Neden bu kadar para istiyorsunuz diyen müşteri de var, bu çok değerli bir şey neden ucuza satıyorsunuz diyen müşteri de...”  diye durumu açıklıyor Yasemin Genç.

Şeymel’de ağırlıklı olarak markadan çok özel dikim kıyafetler var. Ancak her müşterinin beklentisini karşılamak adına Christian Dior, Nina Ricci, Moschino ve Chanel gibi markaların kıyafetleri de bulunuyor.

Adres: Turnacıbaşı Sokak, Anabala Han, No: 13, Kat: 1, Daire: 101, Beyoğlu
Tel: +90 212 244 73 62

Pied de Poule
1920’lerden günümüze kadar çeşitli dönemlere ait ürünlerin yer aldığı Pied de Poule, beş senedir Çukurcuma’da hizmet veriyor. Ünü yurtdışına yayılarak Wallpaper, New York Times, Financial Times gibi yayınlarda haberleri yer almış mağaza, Şelale Gültekin’e ait.

Şelale Gültekin önce anneannesinin 1940’lara ait giysilerini saklayarak başlamış bu işe, ardından Musevi arkadaşlarının ailelerinden topladığı giysilerle ev bir depo halini alınca Vakko’daki işinden ayrılarak Pied de Poule’ü açmış.

Çukurcuma’nın en karakterli noktalarından biri olan Faik Paşa Yokuşu’nda yer alan Pied de Poule, her köşesinde bir sürpriz barındırıyor. Elbiseler, özenle poşetlenmiş bir şekilde, mağazanın tavanına uzanan askılara asılmış bekliyor. Vintage elbiselerin yanı sıra geniş şapka koleksiyonu da ilgi çekici… Sayıları 300’ü bulan şapkaları toplamaya 1970’lerde başlamış Şelale Gültekin. Bu şapkaların çoğunu başka bir yerde bulmak mümkün değil. İngiliz Viktorya dönemine ait balo taçlarından tutun, Çarliston bantlarına kadar bir sürü değişik aksesuara rastlayabiliyorsunuz mağazada… Osmanlı dönemine ait korseler, ipek çoraplar ve iç çamaşırları saray yaşantısının ihtişamını yansıtıyor. 1930’lardan günümüze kadar çeşitli dönemlere ait ayakkabılar da var.

“Vintage en az otuz seneyi geçecek ve o dönemin çizgilerini taşıyacak. Ama mesela bir ev kadının giydiği vintage sayılmaz. Ekalliyet dediğimiz, yüksek sosyetenin evde ya da dışarıda giydiği o dönemin tipik özelliklerini taşıyan bir elbise vintage sayılır. Hepsinin el dikimi ve kişiye özel dikilmiş olması gerekiyor” diyor Şelale Gültekin.

Mağazada dönemine ve durumuna göre 100 YTL’ye de 1000 YTL’ye de vintage elbise bulabilmek mümkün. Pied de Poule’e diziler, dergi, klip çekimleri yapan ekipler dışında, tiyatrocular, şarkıcılar, sosyete mensupları, öğrenciler ve özellikle de İngiliz turistler bir hayli ilgi gösteriyor.

Adres: Çukurcuma Faik Paşa Yokuşu 19/1, Beyoğlu
Tel: +90 212 245 81 16

Leyla Seyhanlı
Leyla Seyhanlı, Çukurcuma Altıpatlar Sokak’taki dükkânında bambaşka bir ürün grubuyla vintage meraklılarını ağırlıyor. Genelde Avrupalı ve Türk koleksiyoncuların ve turistlerin ilgi gösterdiği mağaza, Osmanlı tekstilinin en güzel örneklerini barındırıyor. Mağazaya girer girmez Osmanlı saray ve ev yaşantısının el emeği göz nuru ürünleri sarıyor etrafınızı… Bir kısmı ikinci el olan ürünlerin çoğu da kullanılmamış.

Kırk yıldır bu işle uğraşan Leyla Seyhanlı, mağazasını 1986’da açmış. Tek tek evlerden topladığı ürünler arasında yatak örtüleri, cepkenler, üçetekler, bindallılar, bohçalar, çatmalar, yatak örtüleri göze çarpıyor. Ürünlerin hepsi orijinal, en yenisi doksan yıllık… Mağazada özellikle 19. yüzyıla ait siyah işlemeli pelerin ve Osmanlı dival tekniğiyle yapılmış yüz elli yıllık mor yatak örtüsü dikkat çekiyor.

Toplayıcılar ve koleksiyoncuların rağbet ettiği mağazanın yurtdışından da bayağı müşterisi var. Mağazada fiyatlar ürünlerin işine, tekniğine ve senesine göre çeşitlilik gösteriyor. Çevreler ve örtüler 75 ile 400 dolar arasında değişiyor. Cepkenler 100 ila 500 dolar arasında…

Adres: Çukurcuma Altıpatlar Sokak No: 10, Beyoğlu
Tel: +90 212 293 74 10

Porto Bello
Cihangir Caddesi'nde yer alan Porto Bello'da, 1900'lerin başından günümüze, tüm dönemlerin giysi ve aksesuarlarını bulabiliyorsunuz. Daha çok diziler, uzun metraj filmler, tiyatro oyunları, özel balolar için kostüm arayanlara hizmet veren Porto Bello, sanat yönetmenlerinin de uğrak yeri...

Daha önce Beyoğlu'nda hizmet veren mekân, daha sonra Cihangir Caddesi'nde bir apartman dairesine taşınarak sadece müdavimlerinin ve bilenlerin rağbet ettiği bir yer haline gelmiş. Macide Karaali yıllardır bu işe gönül vermiş biri, sayıları üç bine yakın kostümü, Avrupa ve dünyanın birçok yerinden ve evlerden tek tek toplamış. Mağazanın her yanı tarihin değişik dönemlerine tanıklık eden giysi ve aksesuarlarla dolu… Hatta sayıları öyle çok ki bir kısmı sergilenemediğinden sandıklarda muhafaza ediliyor. Kumaşı ve özenli dikişiyle her biri birer sanat eserini andıran bu kostümlerin hepsi orijinal ve sadece kiralanabiliyor.

Özellikle yüz yıllık Levanten gelinliği, saraydan çıkma mor kaftan ve Osmanlı dönemine ait silindir şapkalar dikkat çekici, ancak mağazanın içlerine doğru ilerledikçe karşınıza birbirinden başka ilginç giysi ve aksesuarlar da çıkıyor. Çoğu özel dikim ürünlerin yanı sıra Porto Bello'da Yves Saint Laurent,  Valentino, Paul Shark, Emmanuel Ungaro, Maxi Librati ve Armani gibi birçok markaya ait vintage ürünler de bulunuyor. Mağazadaki kostümler 100–150 YTL'ye kiralanabiliyor.

Second Chance
Hem ikinci el hem de vintage ürünlerin alıcı bulduğu Second Chance, Nurkan Leventoğlu ve manken Ahu Yağtuğ'a ait. Bir yılı aşkın süredir Bebek Yokuşu'ndaki yerinde hizmet veren mağazada, elbise haricinde tişört, kazak, şapka, takı, gözlük, pelüş, kürk ve ayakkabı gibi ürün gruplarına ait örnekler de mevcut... Ürünler hem kiralanabiliyor hem de satın alınabiliyor.

Burada genelde 60–70-80’lere ait ikinci el ve vintage ürünler yer alıyor. Mağazanın her iki sahibesi de kendi kıyafetlerinin fazlalığından yola çıkarak bu mağazayı açmaya karar vermişler. Ancak kendi dolaplarından ve aile büyüklerinden aldıkları kıyafetlerin yanı sıra Avrupa ve Amerika'dan da birçok ürün getirmişler.

Second Chance'in en büyük özelliği buradan satın alınan her ürünle aslında bağış yapılıyor olması... Bu ürünlerden elde edilen gelirlerle Anadolu Çağdaş Eğitim Vakfı öğrencileri okutuluyor. Ayrıca, hem Köy Çocuklarını Yükseltme Derneği’ne hem de Kadın Emeğini Koruma Derneği’ne de düzenli olarak bağış yapılıyor.

Mağazada vintage ürünler ve dönem kıyafetleri 180 YTL’den başlıyor, fiyatlar 1500 YTL’ye kadar uzanıyor. Çantalar 75–140 YTL arası; gözlükler 50 YTL’den başlıyor, ayakkabılar 40 ila 220 YTL arasında değişiyor. Genelde oyuncular, mankenler ve sanatçıların ilgi gösterdiği mağazada Dior, Valentino ve Chanel gibi birçok markanın vintage ürünleri de bulunuyor.

Adres: Küçük Bebek Caddesi Bebek Bostanı Sokak No: 15 Bebek
Tel: +90 212 265 07 51

Vintage
Uzunca bir süredir modanın yüzünü geçmişe çevirdiği malumunuz. 40’lar, 50’ler, 60’lar, 70’ler ve hatta 80’ler modası, fotoğraflardan mağaza vitrinlerinin başköşesine oturdu ve bu dönemlere ait her türlü kıyafet ve aksesuar “vintage” şemsiyesi altında yeniden altın çağını yaşamaya başladı. Kasım 2006’da manken Ece Sükan tarafından Nişantaşı’nda açılan Vintage da bu anlayışın güzel bir özeti gibi. Hal böyle olunca da dükkan kısa bir sürede bu dönemlerin orijinal kıyafetlerine ve moda dünyasının en önemli ikonlarının tasarımlarına ulaşamayanların uğrak yeri haline geldi.


Yves Saint Laurent, Chanel, Valencia gibi birçok önemli markanın ikinci el kıyafetleri ile çanta, ayakkabı, gözlük gibi aksesuarların da yer aldığı dükkanda ürünlerin bir eşinin daha olmadığını hatırlatalım. Ece Sükan, bir “konsept dükkanı” olan Vintage’a giyinmeyi bir sanat olarak gören ve bundan zevk alan insanların büyük ilgi gösterdiğini belirtiyor.

Vintage’de ürünlerin fiyatları 100 ile 2000 YTL arasında değişiyor.

Adres: Ahmet Fetgari Sokak (Kalıpçı Sokak) No: 152 Nişantaşı
Tel: +90 212 233 54 39


Fotoğraf: Yücel Zorlu